22 Ocak 2014 Çarşamba

İncili Elbise

Manto dikme etkinliğinden hemen önce bitirdim bu elbisemi. Manto telaşına düşünce arada kaynadı gitti. Modeli hoşuma giden bir elbisemin alt kısmını kalıp olarak kullandım. Elbise kolsuzdu, kayık yakaydı. Dikeceğim elbisenin bebe yakalı ve kısa kollu olmasını istedim. Başladım eski Burda dergilerimi karıştırmaya. İstediğim modele yakın ama bedeni pileli olan bir elbise buldum. Yalnız yakasının ve kollarının patronunu kullandım. Kendi elbisemin kol altına kadar çıkardığım kalıbının üzerini çıkardığım patronla tamamladım.
Elbisenin dikimi tamamlanıp yakayı arka fermuardan başlayarak birleştirdiğimde önde 3-4 cm'lik bir boşluk kaldı. Yeniden yaka yapmak zor gelince ön birleşim yerine bir pli uydurdum. Yaka tam oturdu.
Elbisenin dikimi bittikten sonra küçük inci renkli boncukları hayalet ip kullanarak diktim.


20 Ocak 2014 Pazartesi

Sonunda Mantom Bitti

Vee mutlu son. Sonunda mantomu bitirdim. Umutsuzluğa kapıldığım çok oldu. "Sen kim, manto dikmek kim" dediğim çok oldu. Hele kendimin bile güldüğü hatalarım oldu. Bütün gece evirip çevirip çözemediğim, gece boyunca uykumda kumaşları gördüğüm, sonra ertesi akşam masaya oturur oturmaz sorunu bulup geçen zamanıma acıdığım anlar oldu. Ama diktiğim mantomu giyip fotoğraflarını çektirdiğim ve işe giderek "bakın ben diktim" dediğim an hissettiğim mutluluğun tarifi yok. Zaten aksi olsa bu kadar uğraşmaya değer miydi? Kumaşı düğmesi telası derken neredeyse aynı fiyata geliyor ama kendi diktiğini giymenin mutluluğu yok mu, işte onu bulmak imkansız.
Şimdi gelelim detaylara...
Önce modelini hatırlatayım:

Bu da benim yaptığım:
Bu da arkadan görünüşü

Modele göre bayağı değişiklik yaptım. Önce bedende bel oyuntusu çok azdı. Onu artırdım. İstediğim monttan biraz uzun, gündelik hayatta giyeceğim bir kabandı. O nedenle boyunu kısalttım.
Cepler kapaklıydı. Yanlardan yaptım. Hem ilk denemede bir de ceplerle uğraşmak istemedim, hem de kumaş zaten hareketli olunca ceple çok göz yoracakmış gibi geldi.
Modelde, resimde görüldüğü gibi yaka düğmesi ile ikinci düğme arası çok açık. Giyip de üzerimde deneyince arası çok açık kaldı. sanki düğme varmış da kopmuş gibi. Araya bir düğme daha diktim. Yaka düğmesini bir boy küçük olarak kullandım.
İşim bitti deyip giydiğimde sanki eksik bir şey varmış gibi geldi. Bir kaç gün daha giyip aynaya baktığımda bir kemer eklesem daha iyi olur diye düşündüm. Kemer tokası aldım. Kalınca bir kemer dikip çantacıda delik açtırdım.
Böylece içime sindi. Sürekli giyeceğim bir kaban oldu. Aşamaların resimlerini çekecek kadar usta olsaydım yapardım ama o kadar çok bozup yeniden yaptım ki resimlerden kimseye bir fayda gelmezdi.
Tek emin olamadığım yeri kollarına da kemer geçirip geçirmemek oldu. Ona da sizlerin fikirlerine göre karar vereceğim.
İlk defa bu kadar detaylı çalıştım ve görücüye çıkarıyorum. Eleştirilerinizi ve yorumlarınızı merakla bekliyorum. Çünkü iyi de kötü de olsa benim için hepsi çok önemli. Sevgili Çiğdem Hanım olmasa asla böyle bir işe kalkışmaz ya da ilk zorlukta bırakırdım. Ona da ayrıca teşekkür ediyorum.

13 Ocak 2014 Pazartesi

Ceket-Manto Dikenler İçin Çok Faydalı Bir Video

Manto Dikme Etkinliğindeki yazıları harıl harıl çalışarak mantomu bitirmeye çalışıyorum. Fakat hiç bilmeyenler için (ya da benim için) resimler her zaman tam açıklayıcı olamıyor. Burada imdada youtube yetişiyor. Geçen akşam kafama takılan ve çözemediğim şeyler için aranırken harika bir video buldum. Tam 1 saat 16 dakika. Biçilmiş kumaştan başlıyor, tüm aşamalarını tek tek kendisi dikerek anlatıyor. Özellikle yaka, kol takma ve astarlama bölümleri çok açıklayıcı.
Herhalde 3-4 defa içine düşecek gibi izledim. Neredeyse ekrana girip orada dikicem.
İzleyeceklere bir noktaya çok dikkat etmelerini öneriyorum. Terzi teyzem tüm ceketi tek bir iğne kullanmadan ve teğellemeden bitiriyor. O da ayrı bir yetenek demek ki. Daha çoook çalışmam lazım. Neyse ki gözüm o kadar yüksekte değil.
İşte izlemeye doyamadığım ve çok şey öğrendiğim video



12 Ocak 2014 Pazar

Mantomun Kalıbı Hazır

Manto dikme çalışmaları devam ediyor. Günde yalnızca 1-2 saat ilgilenebildiğim için yavaş ilerliyor. Bir de bu sefer daha bir özeniyorum. Her şeyi ince ince ölçüp biçiyorum. Kalıbımı çıkardım.



        Resimden anlaşıldığı gibi dikiş odam salon, dikiş masam yemek masası. Yayıla yayıla çalışıyorum. Masa zaten misafirden misafire kullanılıyordu, bir işe yaramış oldu. Şu anda kalıpları kumaşlara geçirmekte meşgulüm. Kalıpları kaldırmadan hem kumaşı, hem telayı, hem de astarı biçmeyi düşünüyorum. Umarım bir hata yapmam.
İlk defa her aşamada bol teğel kullanacağım. Cep yerlerini çıkardım ama yanlardan yapmayı düşünüyorum. Bir de bel oyuntusu hiç yok gibi. Eklemek gerekecek gibi duruyor.
Başlamak bitirmenin yarısıdır. Bakalım nasıl olacak.